Her Sene Aynı Soru Levrek mi? Lüfer mi?

 LEVREK Mİ? LÜFER Mİ?

Lüfer mi? Levrek mi?

En çok duyduğumuz sorudur:
Levrek mi, lüfer mi?

Levrek yavvv, Levrekkk...

Tutturmuşlar lüfer diye.
Her sene aynı muhabbet...
-Boğaza girdi mi? Girmedi mi?
-Nerede çıkıyor muş?
-Ne yiyiyor muş?
Trolcusu, Gırgırcısı ayrı bir dert!
-Tezgahta çinekop diye yaprak satıyorlarmış.
-Devlet nerde? Devlettt!!!
Sesler hep aynı...
Uzun oltası, sahtesi, kaşığı, yemlisi hepsi ayrı dert.
-Offf, off...
Hep aynı soru!
-Ekimin ortası oldu, nerde bu lüfer???

Bir de geçmiş yılların bitmez efsane muhabbetleri vardır.
-Falanca sene ne çok lüfer vardı.
-Evet evet çatalla, kaşıkla yakaladık.
-Abi yıl 2002 bi lüfer yaptı. Sokak aralarında simit niyetine sattılar.
-Hele 2006 - 2007 ne akındı beee. Bir avda elli parça yüz parça, Ahhh, Ahh...
Yeni başladıysan lüfere dinler durursun, masal gibi...

İçinizde hep aynı umut, kafanızda hep aynı soru..
-Bu sene lüfer olur mu, lüfer?
-Boğaza girmiş mi, boğaza?
-Karadenizde alıyorlarmış, ne zaman gelir acaba buraya???

Takımlar yenilenir, sahteler alınır, misinalar sarılır, umutlar ekilir...
Sonra...
Beklenir de, beklenir.
Gidilir de, gidilir.

Atılır da, atılır.
Ama gelmez...
Gelir ama o gün sen gitmemişsindir, lüfer efendiye. 
Yer gök yine lüfer, yağar da yağar...
O gün sen ya iştesindir.
Ya çalan alarmı kapatıp tekrar yatmışsındır, bugünde lüfer yapmaz diye.
Amma, hele ki,,,
O kutsal günde hanımın bir işi, bir misafiri veya bir derdi yüzünden gidememişsen vay o kadının haline vay ki, ne vay!!!
Allah, o kadını sizin gazabınızdan korusun.

Lüfer böyledir işte.
Geldi mi, Gelmedi mi? Derken, gelir geçer...

Prenssin, kralsın diye taçlandırılmış.
Asık suratlı, vahşi ve deli!!!
İşte lüferin gerçek hikayesi.

Balıksevdam.com'dan alıntı yapılmıştır çok sevdiğim ve yazılarını seve seve okuduğum bir abimin kaleminden alınmıştır..